Son şampiyon olduğumuz 2013-2014 sezonun ardında, şampiyonluk hasretimizin 10 yıla çıkacağı az çok belli oldu. Sezonun son bölümüne 4 puan geride 2. sırada giriyoruz.
Peki bu 10 yıllık süreçte neyi eksik yapıyoruz? Neden iyi başlayan sezonu kötü kapatıyoruz. Gelin beraber inceleyelim.
Planlama yapılmadan, taraftarın gazını almak amacı ile, kadro mühendisliği yapılmadan yıldız oyuncular alınır ve o oyunculara uyum sağlayamayan bir teknik kadro kurulur.
Takımdaki yıldız oyuncu çokluğuna güvenilip, “bu sene kupa beyiyiz” “bu sene o sene” gibi söylemler ile taraftarın gözü boyanır. Medya ise buna çanak tutar.
Kurulan kadro ve söylenen söylemler ile kurulan kadroya karşı rakiplerine çekingen oyunu ve bol gollü galibiyetler ile camia erkenden havaya girer.
Yaşanan bir hakem hatası ve hiç beklenmedik bir maçta kaybedilen bir puan ile yönetim eliyle takım saha dışına çekilmeye başlanır. “Dış güçler” “Siyasi müdahale” söylemleri ile takımın dikkati iyice dağılır. Özellikle yabancı yıldızlar ilk etapta ne olduğunu anlayamazlar.
Dikkati dağılan takım, kriz yönetimi zayıf olan yönetim ve hocanın elinde düşüşe geçmeye başlar, bu düşüş “dış güçler” algısı ile camia ve taraftarın gözünden kaçırılır ve kötü gidişe alınması gereken önlemler alınmaz.
Sezon sonuna doğru takım iyice saha dışına çıkar ve yabancı yıldızlar bu kaotik ortamdan uzaklaşmak için sezonu tamamlayıp gitme, yerli oyuncular ise yeni kontrat alma hırsından dolayı futbol ortamından uzaklaşıp sezonu bitirirler.
Bir sonraki sezon sil baştan bir takım yapılır, vasıfsız bir hoca getirilir, 10-15 hafta iyi gidilen ligde düşüş başlar ve bu senaryo tekrar eder.
Bu sezon nezdinde konuşmak gerekirse;
Plansız yapılan transferler, Ryan Kent, Miha Zajc ve Rade Krunic.
19/19 yapılan dönemde şampiyonluk şarkılarının söylenmesi, rakip hocaların “nasıl yenelim bunları” açıklamaları ile gereksiz bir gaza gelme.
Sezon içerisinde yaşanan hakem hatalarında gerekli tepkileri koyamamak. Hakem rezaleti ile Adana’da bırakılan 2 puan, Kadıköy’de ki Galatasaray maçında bırakılan 2 puanın ardında, ortalığı yangın yerine çevirmek yerine, “biz hâlâ lideriz” açıklamaları yapmak.
Trabzon’da ezici oyun ile alınan galibiyet sonrası, yapılan saldırı ile ateşlenmiş takımı Süper Kupa maçına çıkartmamak, oyuncuların şevkini kırmak, o maç sonrası kongre yapıp, oyuncuları saha dışındaki olaylara çekmek.
Ara transferde elindeki kadroya uyum sağlamış oyuncuları gönderip, yerlerine daha düşük profilli oyuncuları getirip, takımın eksiklerini iyi analiz edememek.
Bu sene şampiyonluğun gitmesinde ki en büyük etmenler.