Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Özbek’in Kulübümüz hakkında dün sarf ettiği bazı ifadeler nedeniyle bu açıklamayı yapıyoruz.
Öncelikle belirtmek isteriz ki ne Dursun Özbek’in ne de mevcut Galatasaray yönetiminin sportmence veya hiç değilse ahlaki sınırlar içerisinde bir rekabet sürdürmelerini zaten beklemiyoruz.
Bahsi geçen kulübün kültürü; sportif rekabete değil, kayrılmaya, korunup kollanmaya, imtiyazlı davranılmaya dayalıdır.
Ancak, ne kadar korunup kollansa da bu kulübün kamu vicdanında şaibeli bir konumda olduğu açıktır.
3 Temmuz’un üzerinden yaklaşık 13 yıl geçtikten sonra FETÖ taktik ve usullerini kullanarak, şanlı Kulübümüze karşı yeni bir tezgah kurmaya yeltenebilmeleri de geçmişten gelen karakterlerinin bugüne kalan mirasıdır.
Öyle anlaşılıyor ki Dursun Özbek, hangi Kulübün FETÖ’nün doğrudan hedefi olduğunu ve hangi Kulübün ise bu saldırıdan istifade etmeye çalışarak,
“Duayla himmetle ayağa kaldırılma çabasını” birbirine karıştırıyor.
Buradan bu şahsa bir kez daha hatırlatıyoruz;
Fenerbahçe şanlı tarihi boyunca şampiyonluk posterlerinden oyuncu silmedi, belgesellerden görüntü çıkarmak zorunda kalmadı.
Hatırlatmak zorundayız çünkü, en iyi bildikleri şekilde; ayıplarıyla yüzleşmek ve toplumdan özür dilemek yerine, algı manipülasyon ve yalanlarla, pek çok konuda da olduğu gibi, kendilerinden bildikleri işi planlı şekilde başkasına yıkmaya çalışmaktalar.
Bu sebeple, dün sarf edilen sözleri bir “deli saçması” veya “ahmakça ifadeler” olarak değil, bilinçli bir tuzağın işaret fişeği olarak değerlendiriyoruz.
Hain bir örgütten öğrendikleri numaralarla Fenerbahçemize zarar verebileceğini düşünen başta Dursun Özbek olmak üzere herkese buradan açıkça sesleniyoruz:
Hain FETÖ örgütüne karşı, camiasıyla tek başına ilk direnen ve alçakça emellerini kursaklarına tıkayan Fenerbahçemizin mücadele gücü ve kararlılığı ilk günkü gibi devam etmektedir.
Buna yeltenenler oldukça da bu şanlı camianın her bir mensubu geçmişten gelen azmiyle bu alçakça saldırıların sahipleriyle bugün de ilk günkü hırsıyla mücadele etmekten geri durmayacaktır.
Sportif rekabete ve sportmence mücadeleye sonuna kadar inanıyoruz.
Bununla birlikte Kulübümüzün DNA’sını Kurtuluş Savaşı’nın mücadele ruhu ve en zorlu şartlarda bile milli bütünlüğümüze ve değerlerimize sahip çıkma misyonu oluşturmaktadır.
DNA’mızdan gelen bu kuvvetli gücümüzle hain emeller taşıyanları yaptıklarına pişman etme konusunda kararlıyız.
Camiamıza ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.